
Meta, sosyal medya deneyimimizi bir adım öteye taşımak için ilginç bir yenilik üzerinde çalışıyor. Facebook Messenger, WhatsApp ve Instagram gibi platformlarda, artık sadece siz değil, yapay zekâ destekli sohbet robotları da sohbet başlatabilecek. Yani telefonunuzda bir anda, sizi film önerileriyle selamlayan bir yapay zekâ mesajıyla karşılaşmanız işten bile değil.
“Umarım gününüz güzel geçiyordur! Yeni favori film müzikleri keşfettiniz mi, ya da belki bu akşam izlenecek bir film mi arıyorsunuz?”
Bu, Meta’nın üzerinde çalıştığı bir yapay zekâ karakteri olan The Maestro of Movie Magic’in gönderebileceği mesajlardan yalnızca biri.
Sohbet Robotları Proaktif Hale Geliyor
Sızan dökümanlara göre Meta, veri etiketleme şirketi Alignerr ile birlikte çalışarak yapay zekâ sohbet robotlarını daha insansı hale getirmeye ve onları kullanıcılarla kendi başlarına etkileşim kurabilecek şekilde eğitmeye başladı. Bu robotlar yalnızca mesajlara yanıt vermekle kalmayacak, aynı zamanda geçmiş konuşmaları hatırlayarak sohbeti sürdürebilecek.
Meta, bu özelliği şu anda test aşamasında ve belirli kurallar dahilinde kullanıma sunuyor:
• Sohbet robotları sadece kullanıcı son 14 gün içinde en az beş mesaj gönderdiğinde ve bir konuşma başlattığında size mesaj atabiliyor.
• Eğer bu ilk proaktif mesaja yanıt vermezseniz, botlar sizi rahatsız etmeye devam etmiyor.
Kullanıcılar ayrıca kendi sohbet botlarını Meta’nın AI Studio platformunda oluşturabiliyor, bu botları gizli tutabiliyor ya da doğrudan bağlantılar ve hikâyeler aracılığıyla paylaşabiliyor. Hatta bu botları Instagram ya da Facebook profillerine sabitlemek de mümkün.
Peki Ya Güvenlik?
Bu gelişme, Character.AI ve Replika gibi platformların sunduğu deneyimlere oldukça benzer. Bu şirketler de yapay zekâ arkadaşlarla doğal ve anlamlı sohbetler kurmayı vaat ediyor. Ancak bu tür etkileşimler bazı riskleri de beraberinde getiriyor. Örneğin Character.AI, bir botun 14 yaşındaki bir çocuğun ölümünde rol oynadığı iddiaları nedeniyle şu anda bir dava ile karşı karşıya.
Meta, bu tür senaryoların önüne geçebilmek için kullanıcıları çeşitli uyarılarla bilgilendiriyor. Şirketin destek belgelerinde yapay zekâ yanıtlarının her zaman doğru veya uygun olmayabileceği ve profesyonel tavsiye yerine geçmemesi gerektiği açıkça belirtiliyor. Özellikle tıbbi, hukuki, psikolojik ya da finansal konularda AI’ların sunduğu yanıtların ciddiyetle ele alınmaması gerektiği vurgulanıyor.
Ancak yaş sınırlamaları konusunda net bir politika görünmüyor. Yapılan araştırmalar, Meta’nın şu anda AI kullanımına dair evrensel bir yaş kısıtlaması uygulamadığını ortaya koyuyor. Sadece bazı bölgelerde (örneğin Tennessee ve Porto Riko) yerel yasalar çerçevesinde gençlerin bu sistemlerle etkileşimi sınırlandırılıyor.
Amaç Daha Fazla Etkileşim mi, Daha Fazla Reklam mı?
Meta’nın bu hamlesi, CEO Mark Zuckerberg’in son dönemde sıkça bahsettiği “yalnızlık salgınıyla” mücadele etme hedefiyle örtüşüyor gibi görünüyor. Ancak işin ticari yönü göz ardı edilemez. Meta’nın iş modeli büyük ölçüde reklam gelirine dayanıyor ve kullanıcıları uygulamalarda daha uzun süre tutmak, daha fazla reklam gösterme potansiyeli anlamına geliyor.
Nitekim Nisan ayında mahkemeye sunulan belgelerde Meta, üretken yapay zekâ ürünlerinden 2025 yılında 2 ila 3 milyar dolar, 2035 yılında ise 1,4 trilyon dolara kadar gelir elde edebileceğini öngördüğünü açıkladı. Bu gelirlerin çoğunun, Meta’nın Llama model koleksiyonunu kullanan şirketlerle yapılan gelir paylaşımı anlaşmalarından gelmesi bekleniyor.
Meta ayrıca, yapay zekâ asistanlarının ileride reklam göstermesi veya abonelik seçenekleri sunması gibi yollarla da ticarileştirilebileceğini belirtiyor.
Sonuç: Gelecekte Sohbetler Nasıl Olacak?
Meta’nın sohbet robotlarıyla ilgili planları, dijital iletişimin geleceğine dair hem heyecan verici hem de endişe verici sinyaller veriyor. Yapay zekâ ile kurduğumuz bu etkileşimler, sosyal medya deneyimimizi daha kişiselleştirilmiş hale getirirken aynı zamanda mahremiyet, güvenlik ve etik sınırlar konusunda yeni tartışmaları da beraberinde getiriyor.
Görünen o ki önümüzdeki dönemde, sosyal medya uygulamalarında sadece arkadaşlarımızla değil, “bizi tanıyan” yapay zekâ karakterlerle de sık sık sohbet ediyor olacağız.